www.beyazdolgular.com

İçeriğe git

Ana Menü

3- Kompozit restorasyonlarınızda arayüz istediginiz gibi olmuyor mu?

Merak Ettikleriniz 1-5

Kompozit restorasyonların yapıldıkları dişlerin özelliklerini aynı şekilde taşımaları gerekmektedir. Bu özelliklerden birisi de dişlerin birbirleriyle olan arayüz kontaklarıdır. Arayüzlerdeki kontakların kaybolduğu çürük ya da kırık vakalarında, yapılan kompozit dolgu ya da restorasyonlar komşu dişlerle doğal dişlerde olduğu gibi kontakda olmalıdırlar. Kompozit restorasyonun yapıldığı diş ile komşu dişin arasında bir aralık kalmamalı ve dişler birbirleriyle sıkı temas içerisinde olmalıdırlar. Dişlerin sahipleri yemeklerini çiğnerken, gıdalar dişlerin arasına kolayca girmemelidir. Bu nedenle dişlerin arayüzlerinde başarılı kontaklar oluşturmak kompozit restorasyonların önemli konularından biridir. Dişhekimleri buna dikkat ederler. Ara yüzlerde meydana gelen her çeşit madde kayıplarında yapılan kompozit restorasyonların kontaklarını mutlaka oluşturmaya çalışırlar.

Ön ya da arka bölgedeki dişlerde sınırlı madde kayıpları meydana geldiğinde  herhangi bir problem olmadan restorasyonlar ve dişler arasındaki kontaklar genellikle başarılı bir şekilde yapılabilmektedirler. Matrix bandları kontak oluşturmak için yeterli olmaktadır. Dişlerdeki madde kayıpları, özellikle ara yüzlerde büyüdüğünde kontak oluşturmak zorlaşmaya başlamaktadır.

Ön Bölgede Kontak Oluşturma

Ön bölgedeki dişlerde büyük madde kayıpları meydana geldiğinde, çalışma kolaylığı sayesinde bandlar ve el aletleri yardımı ile kontaklar genellikle başarılı bir şekilde oluşturulabilmektedir. Madde kayıpları büyük olduğunda ve vakalar zorlaştığınde ağızda ya da modeller üzerinde laboratuvarlarda hazırlanan silikon kalıplar
yardımı ile dişlerin anatomik şekilleri ve kontakları oluşturulabilmektedir.


Arka  Bölgede Kontak Oluşturma

Arka bölgedeki arayüz kayıplarında bir restorasyon yapmak için matrix kullanmak gerekmektedir. Kompozit bir restorasyonun yapımında matrix bandı kullanmak gerektiği zaman, yerleştirildiği dişler üzerinde bazı özellikler taşımalıdır.

a) Matrix bandı, kompozitin ( ya da amalgam dolgunun ) istenildiği gibi yerleştirilebilmesi için yerinden çıkmayacak şekilde dişi sıkı sarmalı Diş Hekimin istediği pozisyonda durabilmelidir.
b) Kompozitin kaviteye konulması sırasında el aleti uygulamaları sırasında yerinden oynamamalıdır.
c) Matrix bantı kole bölgesinde dişi kararlı ve sıkı bir şekilde sarmalı ve dişin yüzey devamlılığını sürdürmelidir.
d) Matrix sıkıştırıldığında band ile diş arasında kompozitin taşabileceği bir boşluk kalmamalıdır. Kalması durumunda Dişhekiminin kolayca temizleyebileceği ve polisajını yapabileceği kadar çok az olmalıdır.
e) Matrix sıkıştırıldığında bandın şekli bozulmamalıdır.
f) Matrix bandı yerleştirildiği dişin anatomik şekline uyum sağlamalıdır. Band sıkılarak yerine sabitlendiğinde dişin konturlarını devam ettirmelidir.
g) Kendiliğinden ya da el aletleri yardımı ile kontak oluşturabilecek şekilde kolayca komşu dişe yaslanabilmelidir.


Matrix yerleştirilmesi sırasında neler olmaktadır

1) Arka bölgedeki dişlerin ara yüzlerinde küçük ve orta halli madde kayıpları meydana geldiğinde matrix bandı dişe normal bir şekilde yerleştirilebilmekte ve çoklukla bir problem çıkmamaktadır. Matrix bandı sıkıştırıldığında, hem sıkı bir şekilde dişi sarabilmekte hem de dişin doğal konturlarını devam ettirebilmektedir. Büyük olmayan madde kayıplarında matrix bandı sıkıştırıldığı zaman kendi duruşu itibariyle dişin yüzey devamlılığına genellikle uyum göstermekte ve komşu dişle olan kontak normal bir şekilde elde edilebilmektedir. Bu sırada matrix bandı dişin kolesini sıkıca sarmakta ve kompozitin kaviteye yerleştirilmesi sırasında dışarıya kaçmasına izin vermeyecek şekilde koledeki diş yüzeyine yaslanmaktadır. Bu önemli bir özelliktir. Çünkü kole bölgesinde kompozitin matrix bandından dışarıya taşması durumunda, temizlenmesi ve polisajının yapılması çok zor olmaktadır. Aşağıda buna örnek bir vakanın fotoğrafları vardır. Bu vakada eski dolgu dişten uzaklaştırılıp çürükler temizlenmiş ve fazladan bir çalışma yapmaya gerek kalmadan matrix bandının dişi çok başarılı bir şekilde sarabildiğinden istenilen arayüz kontağı elde edilebilmiştir.

* * *

2) Arayüzlerde madde kaybı büyüdükçe matrix bandının yerleştirilmesi ve sıkıştırılması sırasında aşağıdaki sorunlar çıkabilmektedir.

a) Madde kaybı büyük olan dişlerde matrix sıkıştırıldığında band dişi kole bölgesinde kararlı bir şekilde sıkıca sarabilmekte ama bu sırada kontakdan uzaklaşabilmektedir. Bu durumda komşu dişle band arasında boşluk oluşabilmekte ve yerleştirildiği dişin hacmi diş anatomisinden uzaklaşarak küçülmekte ve bozulmaktadır.


b) Madde kaybı büyük olan bazı dişlerde ise matrix sıkıştırıldığında, band dişi kole bölgesinde kararlı bir şekilde sıkıca sarsa da yine kontakdan uzaklaşabilmekte ama komşu dişle band arasında oluşan boşluğu kapatmak için el aletleri kullanıldığında bandı komşu dişe yaslamak ve kontağı sağlamak mümkün olamamaktadır.

c) Madde kaybı büyük olan kimi dişlerde ise madde kaybının şekline ve büyüklüğüne göre matrix sıkıştırıldığında band kole bölgesinde dişi sıkıca tutamamakta ve sıkıştırıldığında kayarak kole bölgesinden sıyrılıp uzaklaşmakta hatta yerinden çıkmaktadır. Özellikle buccal ve lingual duvarların azaldığı ve küçüldüğü vakalarda matrix bandının yerleştirilmesi imkanı kalmamaktadır.

Aşağıda matrix bandı ile komşu diş arasında kalan aralığa örnek fotoğraflar vardır.

****

Görüldüğü gibi lingual duvarın yarısı yok olmuş bu dişte matrix bandı oldukça başarılı bir şekilde dişi sarabilmiştir. Yanlız band ile arkasındaki diş arasında gıdaların kolayca kaçabileceği bir aralık kalmıştır. Boşluğun fazla olmadığı vakalarda kompozitin yerleştirilmesi sırasında matrix bandı el aletleri yardımı ile komşu dişe yaslanabilmekte ve temas sağlandıktan sonra kompozit ışınlandığında, kole bölgesindeki bant ve diş yüzeyi ilişkisi bozulmadan istenilen kontak ilişkisi elde edilebilmektedir. Aşağıda el aleti yardımı ile kolayca elde edilmiş bir kontağa örnek bir fotoğraf vardır.



Büyük kayıplarında da matrix bandı eğer el aletleri ile komşu dişe yaslanabiliyorsa yine kontak elde edilebilmektedir. Çalışma kolaylığı nedeniyle Diş Hekimi Meslektaşlarımız çoğu kez, ilk önce böyle bir çalışma fırsatının olup olmadığına bakmaktadırlar.

El aletleri ile buccal ve palatinal duvarları büyütmeye örnek vaka 1 :


Buccal ve lingual duvarların azaldığı ve küçüldüğü vakalarda matrix yerleştirmek için bir yöntem vardır. Matrix bandını koymaya çalışmadan önce el aletleri yardımı ile ya da silikon kalıplar yardımı ile buccal ya da lingual duvarlar büyütülür. Böylece dişin konturlarının devam ettiği yüzeyler genişlemiş olur.  Bu durumda band dişe kolayca yerleştirilebilir.

****

Bu vakada madde kaybının çokluğu nedeniyle her iki dişte de buccal ve palatinal duvarlar azalmıştır. El aletleri yardımı ile kompozit eklenerek duvarlar genişletilmiş ve matrix bandı normal bir şekilde kolayca yerleştirilebilmiştir. Görüldüğü gibi her iki dişin kontakları başarılı bir şekilde elde edilebilmiştir.
Bu çalışmanın videosu icin tıklayınız...


El aletleri ile buccal ve palatinal duvarları büyütmeye örnek vaka 2 :

****

**

Görüldüğü gibi lingual duvarın el aletleri ile büyütülmesinden sonra matrix bandı dişi çok daha başarılı bir şekilde sarabilmiş ve arayüz kontağı kendiliğinde elde edilmiştir. Diş Hekimi gerek duyarsa yine el aletleri yardımı ile matrix bandını komşu dişe istediği gibi hem de daha kolay bir şekilde yaslayabilecek ve daha sıkı bir kotak oluşturabilecektir.

Mum model ile arayüz oluşturma :


***

***

*
*

Bu çalışma yönteminde, bir parça pembe mum yumuşatıldıktan sonra arayüze sıkıca yerleştirilir (2) . Su sprey ile mum sertleştirilir. Bir sont ucu yardımı ile alınır. Spatül ile fazlalıklar temizlenir ve bir silikon yatak içine yerleştirilir (5). Elde edilen boşlukta uygun renkte kompozit duvar yapılır ve ışınlanır (8).  Arayüze konularak kontrol edilir (9). Emin olunduğunda ince bir tabaka akışkan kompozit üzerine yerleştirilerek komşu dişe yaslanır. Taşan fazlalık kompozitler ince bir el aleti ile temizlenir. Komşu dişe sıkı temas korunarak ışınlanır. Kalan bölüm kompozit ile doldurulur ve polisajı yapılır. Bu çalışma Aralık 2008 yılında yapılmıştır. Dişlerin sahibi restorasyonu kullanmaya devam etmektedir. Bu vakanın slayt sunumu için tıklayınız


 
İçeriğe Geri Dön | Ana Menüye Geri Dön